Saturday 4 July 2015

Stuttgart Bİra Turu

Butik Bira aşkı ile Avrupa şehirlerini gezdiğim tur yazılarında yeni durak Stuttgart. İş gezisi, tatil, nasıl olursa olsun ülke sınırlarını aştığım her yolculuğa butik biraya dair notlar ve noktalar sığdırma çabam çerçevesinde Stuttgart’ta nereleri ziyaret edip neler içtiğimi kısaca özetlemek isterim sevgili butik bira aşkı ile internetin engin denizlerinde okuyacak birşeyler arayan dost.. :)

Bu yazıdaki hemen tüm adresler @Bierthoven ‘ın  (twitter ve Instagram) önerileri doğrultusunda oluşturuldu. Bir şehre giderken orada yaşayan bir arkadaşınızın vereceği öneriler en değerlileri. Bloglar, internetin karman çorman ve doğruluğundan her zaman şüphe edilesi bilgilerinin yanında net ve soru işareti bırakmayan tavsiyeler çok önemli. Doğan'a borç bildiğim teşekkürü yazı başlarken edeyim;  Detaylı bilgilendirme ve yol göstericilik için çok teşekkürler. Bu ziyarette görüşemedik, bir sonrakinde umarım beraber kadeh kaldırırız.

Stuttgart merkezde tüm mekanlar ana tren istasyonuna yürüme mesafesinde ve birbirlerine çok yakınlar. Birinden memnun kalmazsanız diğerine geçiş çok kolay

5 gün boyunca sadece pazar tam güne, onun dışında hep akşam 20:00 – 02:00 saatleri arasına sıkıştığım bir turdu. Kritik noktaların ziyaret edildiği bir tur olduğunu söyleyebilirim.

Her yerin kapalı olduğu bir Pazar gününde şehrin alış-veriş caddesinin orta noktasındaki (Schlossplatz) parka karşı buğday biramızı içerek kontağı açtık.

Biradan, devamlı konsantre bir şekilde tadım yaparak keyif almak pek mümkün değil. Keyifle içilen, hafızada yer bırakan en güzel biralarda etken her zaman içilen ortam, o anki atmosfer ve sizin psikolojik durumunuz oluyor.

Güzel bir pazar gününde sıcak havada çimlere uzanmış kalabalığı, yoldan geçen insanları seyrederek muhabbetle içilen ve damakta maya, turunçgil tınıları ve dolgun tatlar bırakan bir buğday birasının keyfi tabi ki başka.



Stuttgart için mekan ziyaret planım aşağıdaki şekildeydi;

 Stuttgart Merkez - Bira Tadım Rotası

İlk günkü hedef rotada ana tren istasyonuna en uzak olan mekan Billardsaal’dı. İçeri göz atabilmeme rağmen sadece özel bir okuma etkinliği için açık olduğunu öğrenerek mekandan ayrılmak zorunda kaldım. Dolabındaki butik biralar ve ortalamanın çok üstünde viski listesi ile 5 gün boyunca vakit geçireceğim mekanı bulmuştum sanırım. 

Vakit kaybetmemek ve günü boş geçirmemek adına hemen ikinci önemli mekana doğru yürüyüşe geçtim;

Schlesinger Int.: Bu mekan ana turistik ve yerel kalabalıktan uzak bir lokasyonda, sessiz (yol üstü olmasına rağmen), sakin ağaçlar arasında rahat bir yer. Bira özelinde Doğan’ın (@bierthoven) ilettiğine göre her hafta yeniledikleri bir dolapları var. Benim ziyaretimde yandaki biralar mevcuttu. Alman buğday biraları dışında çeşit çok geniş değil. Buna da şükür.. Artık biraz bira tadımı zamanı.







 


HOPFENSTOPFER – Incredible Pale Ale: Bulanık kızıl-bronz renkte. Köpük yumurta kabuğu/kırık beyaz, çok kalıcı değil. Koku narenciye bombası, greyfurt önde. Damakta ise ipa acılığının vuruşu çok net. Tatlı narenciye tatlarını hemen şerbetçiotu acılığı kapatıyor, damakta oldukça kalıcı ancak çok kompleks değil. Bira Atölyesi -MASAL'a yakın bir bira.. :) (çaktırmadan kendi birasını övdü..)











SCHLOSS BRAUREI – Baronator: Bock türü olan bu bira bardakta koyu kırmızı-kahve, siyaha yakın. Köpük hemen söndü. Burunda tatlı tınılar ile kavrulmuş malt, derinden kırımızı kuru meyveler. Gövde beklediğimden düşük, burunda da tatlı ve yumuşak.. Damakta gövdesi düşük, kavrulmuş malt ve koyu şekerimsi tatlar dışında çok derin değil. %7,9 olan alkolü iyi saklıyor. Bir önceki sert bira tadımı etkilemiş olabilir ama çok öne çıkan bir yönü yok.








5 gün içerisinde bir kez daha uğradığım bu mekanda içtiğim diğer biralar;




Stuttgart'da königstrasse üzerinde tam orta noktada parka köşeden bakan müze kıvamında dışarıda masaları olan bir kafe var (Merdivenlerin hemen sağında). Viski menüsü oldukça geniş. İskoç ada viskilerinin değişik versiyonlarına, amerikan burbonların farklı üreticilerden örneklerine uygun fiyatla ulaşmak mümkün benim tercihim Ardbeg – Coryvracken oldu. Sunumda yandaki şekilde gerçekleşti.






Viski tadımından sonra karınımızı doyurmak için yerel yemekler de sunan ve kendi birasını üreten Barauhaus Calwer-Eck'e geçtik. Merkezde ana alış-veriş caddesine çok yakın bu mekan özellikle akşam yemekleri için tercih edilebilir. Bu esnada tüm biralarını da tatma şansına sahip olabilirsiniz. 2 kere ziyaret ettiğim bu mekanda bulunan tüm biraları içtim. Öne çıkan 2-3 tanesini yorumlamak gerekirse;














Calwer-eck Braü Saison olarak sipariş ettiğimiz Maibock Bier;
Bardakta koyu sarı, portakal renginde, köpük beyaz ve yoğun, kremamsı ancak hızlı sönüyor. Köpük bardağı sarıyor. Koku çiçeksi, tatlı, biraz da buruk şerbetçiotu kokusu. Tadım yumuşak, tatlı, bitirişte hafif şerbetçiotu tınıları hissediliyor ancak çok kalıcı değil. Benmile birlikte bu birayı tadanlar tatlılıktan rahatsız oldu. Birada lagere özgü burukluk ve gazlılığa alışkın damaklar için zor, kendini değişik birlar içmeye adamış kişiler için ise kolay içimli, ortalamanın üstünde bir bira. 





Biranın yemekle uyumu çok müthiş değildi. Soslu biberli ızgara et ile Red Ale, Porter gibi karakteristik bira tülrleri daha iyi sonuç verecektir.

Ahşap Fıçı Tanklar / Calwer-Eck Brauhaus

Calwer-eck Pilsner: Bulanık sarı beyaz hızlı sönen köpük.. Koku malt, mayşe, otsu, çiçeksi şerbetçiotu tınıları da var. Tadım yoğun, orta gövdeli, malt ve şerbetçiotu. Şerbetçiotu acılığı orta kalıcılıkta.. Güzel bir butik pilsner.

Calwer-eck Helles Heffeweizen: Bulanık koyu portakal, hızlı sönen beyaz köpük.. Koku maya, malt, Islak ekmek. Çok öne çıkan bir koku ve kompleksite yok.. Damak gövdeli, mayşe, malt, hafif limoni narenciye tatları. Ortalama bir buğday birası..


Stuttgart da bira içmek için uğramanız gerekli bir diğer mekan Brauhaus Schönbuch. Bu bira-evi de kendi biralarını üretiyor. Yeri çok merkezi, hem içerde hem dışarda çok geniş, havadar oturma alanları mevcut. Hem gün içi bir şeyler atıştırma hem de akşam otele dönerken bir iki bira içmek için ideal. Alman biralarında çok özel ve uçlarda tatlar beklemek çok mümkün olmuyor. Bu bira-evinde de tattığım biralar bu kuralı değiştirmedi. En beğendiğim bira şişede sunulan Pale Ale oldu. Bunun yanında tadım servisini yaptıkları bardakları o kadar beğendim ki (Brewdog – Teku bardağına çok benziyor) 2 tane aldım.




Geçelim tadıma;

Tadım Servisi, bardaklar ve biraların görünüşü çok iyi.

Pils; Sapsarı parlayan düşük gazlılıkta bir görüntü, köpük bardağı sarıyor. Çok kalıcı değil, yarım parmak. Koku malt, şerbetçiotu ancak büyük litrelerde üretilen pilslerden ferahlık olarak koku ayrılıyor, taze mayşe kokuları var. Tadım ise görüntü kadar vurucu değil, yumuşak orta seviye şerbetçiotu burukluğu ve acılığı olan bir pilsner.

Naturtrüb; Bulanık sarı renkli beyaz köpüklü. Köpük kremamsı ve bardağın duvarlarında kalın çeperler oluşturuyor. Koku maya, malt ve ekmeksilik. Narenciye kokuları da oldukça belirgin. Damakta dolgun, tüm ağzı kaplıyor, orta gövdeli malt, maya ağırlıklı bir bira.

Heffeweizen - Hell; Yine bardakta bulanık sarı beyaz yarım parmak ancak bardağı saran köpüklü. Naturtrüb e göre biraz daha baharatlı, otsu bir kokusu var. Standart narenciye ağırlıklı bir buğday değil. Damak bekletimin altında, düz, derin değil, kalıcılık düşük. 

Heffeweizen - Dunkel; Koyu kahve-kızıl, maun renkli bir bira.. Köpük tatminkâr ve yumurta kabuğu, açık kahverengi.. Koku kavrulmuş arpa, malt, çok derinden kuru kırımızı meyve tınıları geliyor, tadım ise yine ne yazık ki çok derin değil, kalıcılık az. Kavrulmuş malt çok hafif sulu alkol dışında öne çıkan baskın bir damak yok. 

4 bira da kolay içimli, damakta vurucu olmayan ancak ferah, az-orta kalıcılıkta Alman biraları. Butik bir üreticiye has deneysel bira tatları yok..

Pale Ale; Açık kızıl saydam çekiçi bir renk ve 2 parmak kremamsı yoğun köpük. Koku Pale ale özelliğinde şerbetçiotu tınılarını direkt olarak öne çıkarıyor. Çam, acılık, reçine, acı bal kokuda hakim. Damak atak olarak sert olmasına rağmen Şaşırtıcı derecede düz ve kalıcılıklık damaktaki acılık dışında düşük. Damak kokunun çok gerisinde, beklenti yüksekti halbuki. Isındıkça damakta şerbetçiotu tınıları aromalar yükseliyor.. 








Bazı mekanları birkaç kez izyaret ettim. Nedeni Billarsaal’ın aşağıdaki resmidir!. Şunu belirteyim çarşamba ve Perşembe günleri de kapalıydı! Her gün bir umutla gidip ‘kapı-duvar’ ile karşılaşmak çok sinir bozucuydu.


Arada yemeklerde pils içmeyi de ihmal etmedim tabi ki.



Türkiye’ye benimle birlikte giriş yapan biralar gelende Britanya ağırlıklı. Bunların tadımlarına instagram ve twitter hesaplarımda (@biraatolyesi) yer vermeye çalışacağım. Coal Ila 12 ve NIKKA Whisky From The Barrel de benimle birlikte yurda giriş yapan damıtılmış zevklerdi.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

4 comments:

  1. Bu yazınız şimdiye kadarkilerin içeriği en bol olanı olmamış mı sanki? Bana mı öyle geldi..Stuttgartı kafamdaki listeye yazdım. Mutlaka birkaçına uğrayacam.. Yazı tarzı, samimiyet , 1-2 küçük 'fail' (billardsaal olayı) ayrıca eğlenceli yapmış yazıyı.. Yazdıklarınız için elinize sağlık, tattıklarınız için afiyet olsun �� MERT SANRI

    ReplyDelete
    Replies
    1. Mert Bey Selamlar,
      Aslında içilen biralar özelinde bakıldığında çok derin ve özel tatların sunulduğu bir yazı olmadı belki ama bir şehri, buradaki durakları yeterince açıkladı sanırım. Görüş için teşekkürler.

      Brüksel, Brugge, Prag, Viyana yazılarını da yabana atmamak lazım :)

      Yazdıkça kendimi geliştirmeye çalışıyorum, bu blogun amacı buydu zaten. Kendime notlar düşmek ve Kültürü vebilgiyi paylaşmak. Engüzeli de bu gibi geri bildirimler almak oluyor.

      Teşekkürler!!

      Delete
  2. Merhaba, önümüzdeki hafta iş seyahati için 1 hafta Stutgartta olacağım... Yazınızı okumak bu soğuk kış gününde içimi ısıttı :) Demek ki iyi bir mekan bulursak bira eşliğinde kışın soğunu pek hissetmeyeceğiz... Kaleminize sağlık ;)
    Bir ricam olacak fiyatlar hakkında da biraz bilgi verebilir misiniz? Özellikle detaylı anlatım yaptığınız biralar ve tavsiye edebileceğiniz et yemekleri hakkına :)
    Teşekkürler,
    Levent KAHRAMAN - İzmir

    ReplyDelete
    Replies
    1. Levent Bey,
      yorumlarınız için teşkkürler.

      Schönbuch'da biralar 2,80-2,90 Euro 0,3l. gayet makul. Tadım setinin öneririm, resimlerde görüldüğü gibi farklı birları aynı anda tatmış oluyorsunuz. Celwer-eck'de biralar 3,40 Euro civarından başlıyordu. Yavaş servisi sorun etmezseniz burada yöresel bir et yemeği ile bira içebilirsiniz. Et yemeği için (bira alternatifleri çok iyi olmasa da) Ochs'n Willi hem çok merkezi hem deetleri çok iyi..

      Schlesinger ise ajşam otele dönerken uğrayıp 1-2bira içebileceğiniz bir mekan, dolaptan gözeünüze çarpan bir butiğin tadına bakılabilir.

      iyi seyahatler...

      Delete